Globalleşen dünya ekonomisinde şirket birleşme ve satın alma süreçlerinde büyük sermayeli yabancı yatırımcıların giderek öne çıktığını gözlemleyebiliriz. Sermaye arayışı içinde olan müteşebbisler için de fırsatlar vaadeden bu durumu tüm yönleriyle ele alıyoruz.
Bir şirketin yabancı yatırımcıya satılması süreci, şirket sahipleri için heyecan verici ve meydan okuyucu birçok değişkeni içerisinde barındırır.
Her ne kadar küresel pazarlara açılmak, şirketin değerini artırmak, yeni yatırım kaynaklarına erişmek ve uluslararası bir ağ oluşturmak avantajları beraberinde getirse de süreç, titiz bir planlama ve stratejik yaklaşım gerektirir.
Şirket satışı, şirket ortaklarının sahip olduğu hisse senetlerinin tamamını veya bir kısmını, şirketin içindeki diğer ortaklara ya da dışarıdan bir yatırımcıya devretme işlemine denir.
Genellikle karmaşık ve çok katmanlı olan bu süreç, pazar dinamiklerini ve süreç yönetimini iyi kavrayan, kendi coğrafyasında yüksek işlem hacmine sahip deneyimli bir finansal danışmanın rehberliğinde gerçekleştirilmelidir. Finansal danışman, müşterisinin satışa yönelik hedef ve motivasyonlarını en iyi şekilde gerçekleştirebilmek için sürecin her aşamasında aktif rol alır ve işlemin başarılı bir şekilde tamamlanmasını sağlamak üzere tüm süreci titizlikle yönetir.
Şirket satış süreçleri hem satıcı hem de alıcı tarafın belirli stratejik ve finansal hedeflerine hizmet etmek üzere planlanır. Bu süreçlerin başarıyla sonuçlanabilmesi, yönetimin ve sonuçların her iki tarafın da hedef ve beklentilerini tatmin edecek şekilde düzenlenmesine bağlıdır.
Satışın başarılı bir şekilde tamamlanabilmesi için esas alınması gereken motivasyonlar arasında fiyatlandırma, anlaşma koşulları, süreç zamanlaması ve tarafların uyumunun doğru bir şekilde dengelemesi yer alır.
Şirket satış süreçleri, genellikle aşağıdaki gibi motivasyonlara dayanır:
Şirket satış süreci, detaylı ve kapsamlı bir ön hazırlık aşamasını gerektirir ve satışın finansal hedeflere ulaşması için bu aşamada titiz hareket etmek son derece önemli olacaktır.
Hazırlık evresinde şirket; sektörel trendler, pazar ve müşteri tercihleri gibi faktörler bağlamında kapsamlı bir şekilde analiz edilir. Aynı zamanda detaylı bir inceleme (vendor due-diligence) yapılması, şirketin hikayesinin ve finansal durumunun bütüncül ve tutarlı bir şekilde sunulmasına yardımcı olur.
Süreç boyunca finansal danışman; şirketin operasyonlarını, finansal performansını ve sektördeki konumunu derinlemesine inceleyerek analiz eder.
Satış süreci, işlemin niteliğine ve hissedarların beklentilerine göre ya tek bir alıcıyla özel olarak ya da birden fazla potansiyel yatırımcıya ulaşarak rekabetçi bir biçimde yürütülebilir. Tek bir alıcıyla sürdürülen süreçlerde bilgiler sadece o alıcıyla paylaşılırken rekabetçi süreçlerde birden fazla ilgili alıcı adayına bilgi aktarılır.
Rekabetçi bir süreçte şirketi tanıma ve ön bilgi toplama aşamasının akabinde şirketin yatırım öyküsü ve temel bilgilerini içeren bir tanıtım dokümanı (teaser) ilgili yatırımcılara sunulur. İlgilenen yatırımcılarla gizlilik anlaşmaları imzalanır ve ardından şirketin detaylı bilgilerinin yer aldığı bilgi dokümanı paylaşılır. Yatırımcılar bu bilgiler ışığında bağlayıcı olmayan tekliflerini iletirler.
Bağlayıcı olmayan tekliflerin değerlendirilmesi sonrası, seçilen yatırımcılarla detaylı inceleme (due-diligence) sürecine geçilir. Bu süreçte saha ziyaretleri, yönetim sunumları ve uzman görüşmeleri yapılır.
Detaylı inceleme sürecinin sonunda yatırımcılar bağlayıcı tekliflerini sunarlar. Nihai müzakerelerin ardından hisse satış sözleşmesi imzalanır ve işlem tamamlanır. Bu aşamada hisseler ve finansal değerler el değiştirir.
Şirket satış işleminin hedefine ulaşması için potansiyel yatırımcıların kapsamlı bir şekilde değerlendirilmesi son derece önemlidir. Yerel ve global pazarda uygun adayların tespiti ve yatırım fırsatının onların bakış açısına uygun biçimde sunulması, finansal danışmanın sürece sağladığı önemli katkılardandır.
Yabancı yatırımcıların sürece dahil edilmesi, sürecin rekabetçi yapısını güçlendirir ve genellikle daha avantajlı sonuçlar elde edilmesine olanak tanır.
Yabancı yatırımcılara şirket satışında bu yatırımcıların özel ihtiyaç ve beklentilerini göz önünde bulunduran, net, anlaşılır ve şeffaf bir sürecin izlenmesi gereklidir. Yatırımın, sektörün ve işletmenin özellikleri, yabancı yatırımcıların motivasyonlarına uygun bir şekilde sunulmalıdır.
Yabancı yatırımcılar ile yapılan müzakerelerde, alanında uzman bir finansal danışmanın desteği, sürecin daha etkin ve verimli yürütülmesini sağlar ve yatırımcıyla iletişimi kolaylaştırır. Bu da sürecin başarılı bir şekilde tamamlanmasına ve şirketin değerinin maksimize edilmesine katkıda bulunur.
Yabancı yatırımcılara şirket satışı, şirketler için hem avantajlar hem de dezavantajlar sunabilir. Bu nedenle sürecin, deneyimli bir danışman tarafından değerlendirilmesinde fayda vardır.
Genel olarak, şirkete yabancı bir ortak bulmanın avantajları arasında şu başlıklar sayılabilir:
Ancak yabancı yatırımcılara satış yapmanın bazı dezavantajları da olabilir. Bunlar genel olarak aşağıdaki gibidir:
Hedeflerle uyumlu, başarılı bir satış süreci için şirket sahiplerinin dikkat etmesi gereken bazı önemli hususlar vardır.
Başarılı bir satış süreci için dikkat edilmesi gereken bir diğer husus da karşı tarafla yapılacak müzakerelere titizlik göstermektir. Bu aşamada göz önünde bulundurulması gereken başlıca hususlar şu şekilde sıralanabilir:
Şirket satışı, çeşitli zorluklar ve engellerle karşılaşılabilen karmaşık bir süreçtir. Bu nedenle süreç içerisinde çözüm odaklı hareket etmek ve iki tarafın da satış sürecindeki motivasyonlarını göz önünde bulundurmak gerekir.
Genel olarak şirket satışında karşılaşılan zorlukları ve çözümlerini aşağıdaki gibi sıralamak mümkündür:
Şirket satışında karşılaşılan zorlukların üstesinden gelmek, iyi bir planlama, açık iletişim ve uygun uzmanlık desteğiyle mümkündür. Ayrıca satış sürecinin her aşamasında şeffaflığı korumak, tüm tarafların beklentilerini açıkça ifade etmelerini ve sürecin daha verimli ilerlemesini sağlar.
Potansiyel sorunları erken tespit edip proaktif çözümler geliştirmek, sürecin başarıyla tamamlanmasında kritik bir rol oynar. Nihayetinde her iki tarafın da memnun kalacağı bir sonuca ulaşmak için deneyimli profesyonellerin rehberliğinde, esnek ve çözüm odaklı bir yaklaşım benimsemek önem taşır.