Yatırımcıların en sık duyduğu kavramların başında boğa ve ayı piyasaları gelmektedir. Özellikle kripto para ve hisse senedi piyasasında duyduğumuz bu iki kavram bir nevi piyasanın yönünü tarif etmek için kullanılır. Boğa piyasası ifadesi, finansal varlıkların yükseliş trendinde olunduğunu, ayı piyasası ise bunların düşüş eğiliminde olduğunu simgeler.
Alım satıma konu olan hisse, yatırım fonu, emtia ya da kripto para gibi finansal enstrümanlarda ortaya çıkan fiyat hareketleri, belirli bir dönem boyunca yukarı yönlü ivmelenebilir. Boğa sezonu ya da bir başka ifadeyle boğa piyasası, varlık fiyatlarının yükseliş eğiliminde olduğu ve yatırımcıların geleceğe dair iyimserliğini koruduğu bir süreci tanımlar.
Yükselen bir piyasaya boğa yakıştırmasının yapılmasının nedeni; boğaların saldırıya geçtiklerinde boynuzlarını aşağıdan yukarıya doğru savurarak koşmalarından kaynaklanmaktadır.
Bir finansal ürünün boğa sezonuna girdiğini söylemek için düşük seviyeden en az yüzde 20 yukarı yönlü bir hareket olması gerekir. Boğa piyasası ortamında olumlu bir iyimser hava ile piyasa yükselmeye başlar ve yatırımcılar alıma geçer. Satıcının az alıcının daha fazla olduğu bir dönemdir.
Boğa sezonunun en bilindik örneklerinden biri, Bitcoin’in 2020 yılında 3200 dolardan yüzde 2000 yükselerek 69 bin dolara kadar çıkmasıydı. Aynı dönemde birtakım altcoinlerde 50 kat 100 kat değer artışları dahi gözlemlemiştik.
Şimdi gelin boğa sezonunda gözlemlenebilecek olayları detaylı bir biçimde ele alalım:
Boğa sezonlarının en belirgin özelliği, yükseliş trendinin korunmasıdır. Bu dönemde finansal varlıklara olan talep fazladır. Fiyatlar zaman zaman sert yükselir; sonrasında bir çekilme yaşansa da bir önceki seviyesinin üzerinde, trendi izleyecek biçimde dalgalanmaya devam eder. Bu pik hareketleri ve sonrasında gözlemlenen devamlılık, boğa piyasalarının en temel karakteristiği olarak öne çıkmaktadır.
Boğa sezonu boyunca yatırımcıların varlık ve hisse senetlerine olan talebinde yukarı yönlü bir ivme gözlemlenir. Talep artışına bağlı olarak hisse fiyatları artar, para hareketi hızlanır, bolluk ortamı oluşur.
Güçlü ekonomik görümün olduğu boğa piyasalarında şirket gelirlerinde artış yaşanır. Bununla birlikte şirketler genellikle yatırım yapar, yeni projelere başlar ve ekonomideki büyümeyi desteklemeye çalışır. Ayrıca ekonominin dinamik yapısı işsizlik oranında düşüşe tüketim harcamalarında da artışa neden olur.
Yatırımcılar, boğa sezonunda piyasanın daha da yükseleceğine dair iyimserlik içindedir. Bu da daha fazla yatırım yapma eğilimine neden olabilir. Böyle dönemlerde riskli varlıkların yatırımcılarına daha fazla getiri sağladığına dair ortak bir görüş vardır.
Boğa sezonunda işlem hacimleri genellikle artar. Yatırımcılar daha fazla alım satım yaparken, piyasadaki likidite gözle görülür bir şekilde artabilir.
Düşük riskli yatırım araçları, genellikle düşük getiri potansiyeline sahiptir. Bu tür yatırımlar, yatırımcılar için ana paranın korunması ve düşük düzeyde risk almayı tercih edenler için popülerdir. Ancak, yatırımcılar zamanla yatırım stratejileri için hedeflerini değiştirebilirler ve düşük riskli yatırım araçlarından çıkma ihtiyaçları ortaya çıkabilir.
Boğa piyasasında finansal varlık fiyatları genellikle artar, bu da yatırımcıların kar elde etme potansiyelini artırır. Öte yandan yatırımcılar, kişisel yatırım stratejilerini zamanla değiştirebilir ve daha yüksek riskli varlıklara yatırım yapmak isteyebilirler.
Düşük riskli yatırım araçları, bireylerin bekledikleri getirileri karşılamayabilir. Yatırımcılar, finansal refahını artırmak için daha yüksek getiri hedefler. Bu nedenle riskli eşiği yüksek, getiri potansiyeli olan yatırım araçlarına yönelebilirler.
Ekonomik güvenin arttığı ve şirketlerin büyümeye odaklandığı boğa sezonlarında düşük getiri oranına sahip finansal varlıklardan çıkan yatırım sahiplerinin risk iştahı yüksektir.
Boğa sezonu dönemleri, yatırımcıların genellikle pozitif bir tarafta yer aldıkları ve piyasa koşullarının iyimser olduğu dönemlerdir. Yatırımcılar bu süreçte aldıkları bir hisse ya da emtia her ne kadar piyasa koşullarına göre yüksek de sayılsa yine de risk iştahı güçlü olduğu için alışını sürdürebilir.
Boğa sezonlarındaki yüksek işlem hacimleri, yatırımcıların aktif bir şekilde alım satım yaptığı ve piyasanın hareketli bir durumda olduğu anlamına gelir. Yüksek işlem hacmi, likiditeyi artırabilir ve bu da piyasaların daha verimli işlemesine yardımcı olabilir. Güçlü ekonomi, tüketici güvenini artırır ve tüketici harcamalarının yükselmesine yol açar. Tüketici harcamaları, şirketlerin gelirlerini artırır ve ekonomiyi destekler.
Ayrıca, yüksek işlem hacmi genellikle trend hareketinin güçlü olduğunu gösterir. Yani, yükseliş eğilimi gösteren bir varlık, daha fazla yatırımcı tarafından talep görerek fiyatlarını daha da yukarı taşıyabilir.
Ancak, yüksek işlem hacmi her zaman pozitif bir veri olarak değerlendirilemez. Piyasalarda aşırı spekülatif hareketler de yüksek işlem hacmi ile ilişkilendirilebilir ve satışa geçilen düzeltmelerle sonuçlanabilir.
Özetle, alım kararı verirken yüksek işlem hacminin yanı sıra diğer piyasa göstergeleri ve temel analizler de dikkate alınmalıdır.
Arz-talep ilişkisi, finansal enstrümanların fiyatı üzerinde büyük bir etkiye sahiptir. Bir finansal enstrüman boğa sezonuna girdiğinde örneğin hissede yukarı yönlü ve zamana yayılan bir ivme ve yüklü alışlar dikkat çeker. Bu ortamda yatırımcıların risk iştahı yüksektir ve talep arza göre daha güçlüdür.
Yaşanılan ekonomik ortamın pozitif verilerle desteklenmesiyle birlikte bireyler ya da kurumlar fiyatların orta ve uzun vadede artacağı inancıyla alımlarını artırırlar. Boğa sezonun başlangıcında piyasasının dinamiklerini iyi okuyan büyük yatırımcılar değerini ucuz gördüğü finansal araca yüklü alımlar yapar.
Sonrasında küçük yatırımcıların da bu hareketi desteklemesiyle birlikte değer artışı ve işlem hacminde dikkat çekici artış görülür.
Her düşüş sonsuz olmadığı gibi, her yükseliş de sürekli değildir. Bu bağlamda boğa sezonu da bir seviyeden sonra biter. Alımlarla beraber hacim artışı sonrasında piyasa belirli bir doyuma ulaşır ve piyasada alıcı azalmaya başlar.
Yatırımcıların kar satışlarına geçmeleri boğa piyasasının sonuna gelindiğini gösterir ve analistler genel olarak bu sürecin ardından sert düşüş dalgasının başlamasını bekler.
Bunun dışında Boğa sezonun sona ermesindeki önemli faktörlerden bazıları küresel ölçekte gelen olumsuz veriler, yatırım yapılan ülke dinamiklerinde yaşanan negatif gelişmelerdir. Risk iştihanın düşmesi satış baskısını artırarak Boğa Sezonunun bitmesiyle sonuçlanır.
Yatırımcılar için boğa sezonları doğru stratejiler ile alım yaptıkları takdirde kazanç sağladıkları dönemlerdir. Aylar ya da yıllar boyu da sürebilecek olan boğa sezonun ne kadar devam edeceğine dair ise net bir zaman vermek doğru değildir. Bu süreyi belirlemede piyasaların hassas olduğu veriler kadar finansal okur yazarlık da önem arz eder.
Ekonomik aktivitede yaşanan dalgalanmalar, buna bağlı yatırımcıların karamsarlığa kapılarak satışa geçmesi boğa sezonunda sona gelindiğinin sinyali olabilir. Bu bağlamda yatırımcıların, kendilerine yol gösterecek temel analiz incelemeleri yapmasında ve diğer teknik analiz indikatörlerinden yararlanmasında fayda vardır.
Ayrıca yatırım yapılan finansal varlığa yönelik çok yönlü araştırmalar neticesinde de boğa sezonunda çıkıldığı anlaşılabilir.
Alınan yatırım kararlarında her zaman iki kere iki dört etmez. Bu nedenle boğa sezonunda yatırım yapmanın kesin doğru ya da yanlış olduğuna dair bir görüşü savunmak doğru olmaz. Genel kanı örneğin ayı sezonlarında dip olmuş hisseye doğru zamanda yatırım yaparak boğa sezonunda karını artırmaktır.
Halbuki doğru temel ve teknik analizlerle, sektörel ve derinlemesine yapılan finansal araştırmalar sonucunda potansiyeli olan bir yatırım aracına trendi yakalayarak boğa piyasası durumunda da alım yapılabilir.
Buradaki en önemli nokta kısa vadeli kazançtan ziyade uzun vadeli bir yatırım anlayışına sahip olmaktır.